Engelliler Üretiyor Avrupalılar Giyiyor
II. Dünya Savaşı’nın acılarından kaçan Beatrice Brunningen’in Kocaeli’nde kurduğu at çiftliği, onun vasiyetiyle engellilerin meslek öğrenip üretim yaptıkları bir merkeze dönüştü: Bizimköy. Bu merkezde mantarcılıktan arıcılığa, konfeksiyondan meyveciliğe üretim yapılıyor. 60’tan fazla engellinin tecrit edilmeden sağlam bireylerle birlikte çalıştığı merkezi ziyaret ettik…
PINAR HİÇDURMAZ
pinar.hicdurmaz@aksam.com.tr
Fotoğraflar: UYGAR TAYLAN
Hıncal Uluç, salı günkü köşe yazısında, arkadaşı Sotiri Arnavut’tan öğrendiği Bizimköy’den bahsetmiş, ‘gideceğim’ demişti. Yazıyı okuyan herkes gibi, biz de bu ‘ütopik’ köyü merak ettik… Engelliler için düzenlenmiş, onların üretip kazanabilecekleri bir işlik… 1950’lerin romanlarından bir sahne gibi; ama değilmiş…
Bizimköy Engelliler Üretim Merkezi Vakfı’nı arayıp Genel Müdür Hüsnü Bayraktar ile konuşmamız, “Çok mutlu oluruz. Ne zaman isterseniz, buyurun gelin” davetiyle sonuçlandı. Seve seve Kocaeli yoluna koyulduk.
Yoldayken Hüsnü Bey ile kısa bir telefon konuşmamız daha oldu. Bir yakınını kaybetmişti ve cenazeye yetişmesi gerekiyordu. Uzun sürmedi Bizimköy’e varmamız… Hüsnü Bey’i cenazeye gitmekten vazgeçmiş, bizi beklerken bulduk… Ve öğrendik ki çok önemsiyor bu işi; çünkü burası ‘iş’ten fazla bir yer, ticarethane değil… Haber yapılsın; hizmetleri daha çok kişiye ulaşsın; daha çok kişiye faydalı olsun istiyorlar.
KURUCUSU AVUSTURYALI
Adı Bizimköy ama köyün kurucusu bizim buralardan değil, Avusturya’dan. Avusturyalı Beatrice Brunningen, Bizimköylüler’in deyişiyle Madam Beatrice.
Madam Beatrice, İkinci Dünya Savaşı’nı ve sonrasında yaşadığı kötü günleri ardında bırakmak, yeni bir hayat kurmak için önce İstanbul’a yerleşir; 1948’de. Aradığı aşkı burada bulur ve evlenir; sonra da birlikte İzmit’e yerleşirler. Akmeşe yakınlarında bugün Bizimköy tesislerinin bulunduğu araziye at çiftliği kurup safkan at yetiştirirler. Bir de kızları olur. Fakat kızları ateşli bir hastalık geçirir; hastalık zihinsel bir araz bırakır.
Madam Beatrice, at çiftliği arazisinin bir kısmını, zihinsel engelli çocuklar için rehabilitasyon merkezi olması şartıyla Türk Anneler Vakfı’na bağışlar. Kızı da bu merkezde tedavi ve eğitim görür…
Bir süre sonra; önce 16 yaşına gelen kızını, aynı yıl eşini kaybeder. Kendini İzmitli kabul ettiği için çiftliğini bırakıp dönmez Avusturya’ya. Zamanının büyük bir kısmını merkezde kızıyla aynı kaderi paylaşan çocuklarla geçirir.
HAYATINI ADADI
Çiftliğinde atları ve köpeğiyle yaşamını sürdüren Beatrice Bruningen, 10 Aralık 2001 tarihinde 84 yaşında öldü. Ölmeden önce hayatını adadığı çiftliğini de engellilerin hizmetinde kullanılması için Türk Anneler Derneği’ne ve Uluslararası Lions Kulübü’ne bağışladı. İzmit-Akmeşe yolu üzerindeki bu arazide ‘Bizim Köy Engelliler Üretim Merkezi’ kuruldu. Merkez, 2007 yılında hizmete açıldı.
TARIM VE TEKSTİL ÜRETİMİ
Bizimköy, 72 dönüm arazi üzerine kurulu. İçinde idari bina, sağlık merkezi, konfeksiyon atölyesi, mantar yetiştirme odaları; sera, çiçek ve fide yetiştirme alanı; enginar yetiştirdikleri bir bölüm ve engellilerin rahat çalışabilmesi için bodur elma ve ceviz ağaçları var.
Merkezde çalışanların ihtiyaçları için de mevsimine göre domates, karpuz kavun, biber yetiştirdikleri bir bölüm daha var. Çok fazla olmamakla birlikte arıcılık da yapılıyor. Daha önce ‘mozaik döşeme’ atölyesi de varmış; rantabl olmadığı için kapatmışlar.
DAHA ÇOK KİŞİ ÇALIŞABİLSİN
Sistem, engelli bireylere istihdam yaratmak üzerine kurulu. Önce, engel durumlarına göre iş kolları seçiliyor, sonra merkezde bunun eğitimini alıyorlar. Merkezin Genel Müdürü Hüsnü Bayraktar, daha basit ve çeşitli iş alanları kurmak için çaba gösteriyor ki her tür engele sahip çok sayıda kişiyi istihdam edebilsinler.
Çalışanlar Kocaeli’nin dört bir yanından geliyor. Dört ayrı noktadan servisle alınıyorlar. Mesai 08.30’da başlıyor; 18.00’de paydos… Hafta sonu ve resmi tatillerde çalışmak yok; ücret asgari. Burada eğitim alıp meslek öğrenen kişiler, daha yüksek ücretle başka firmalara transfer oluyor. Bayraktar, bu durumla çok gurur duyuyor. Çünkü amaç sadece burada iş alanı yaratmak değil, engellilere kendi ayaklarının üzerinde durabildiklerini göstermek.
100 ENGELLİYE DAHA İŞ İMKÂNI VAR
Hüsnü Bayraktar, merkezde eğitim alıp çalışacak kişilere ulaşmakta güçlük çektiklerini söylüyor. Önlerindeki en büyük engel aileler. Öncelikli sebep, koruma ve saklama duygusu… Ayrıca kimi, çocuğu sadece devlette çalışsın istiyor, kimi de evde otursun, devletten bağlanan ‘engelli maaşı’ kesilmesin…
İŞKUR’LA ORTAK PROJE
Bu yıl İŞKUR ile ortak bir çalışma yapmışlar. 9 konfeksiyon işçisi ve 8 kursiyer kontenjanı için 32 kişi başvurmuş. Bayraktar, “30’unu seçtik. Üç aylık kursa devam eden 25 kursiyer oldu. 20’sini işe aldık. Keşke daha fazla başvuru olsaydı da daha fazlasını alabilseydik” diyor.
ENGELSİZLER DE VAR
Bizimköy’de 60’ı engelli toplam 78 kişi çalışıyor. Konfeksiyon bölümünde 13 işitme engelli ve 5 zihinsel engelli var. Bayraktar’a “Neden sadece engelliler çalışmıyor?” diye soruyoruz. “Çünkü sadece engellilerin çalıştığı bir yer olsa, yine kendilerini toplumdan soyutlanmış hissedeceklerdi. Bu şekilde kendilerini daha mutlu hissediyorlar; özgüvenleri açısından çok önemli bir durum bu.”
HEP ZARAR ETTİLER
Merkez, bu yıla kadar sürekli zarar etmiş. Ürettiklerini satacak firmalarla anlaşma yapıp önce borçlarını kapatmışlar. Şimdi kâr-zarar, dengede. Eğer işbirlikleri devam artarsa kâr edebilirler… Bu ihtimal, daha fazla iş kolu, daha fazla çalışan demek…
Bizimköy’ün konfeksiyon bölümü, Metraco adlı bir tekstil firmasına fason üretim yapıyor. Burada hazırlanan ürünler İtalya’nın ve Hollanda’nın lüks tekstil markalarının etiketiyle satılıyor. Şirket, hem bir sosyal sorumluluk projesi gerçekleştiriyor, hem İstanbul’daki fason üreticilerden daha uygun bir fiyata yaptırıyor ürünlerini. Buradaki atölyede geçen yıl 210 bin ürün yapılmış, bu yıl hedefleri 300 bin.
MANTAR VE ÇİÇEKLER BİZİMKÖY’DEN
Bizimköy’ün en önemli gelir kaynaklarından biri de mantarcılık. Yılda 100 ila 120 ton mantar üretiyorlar. Bu bölümde de 9 engelli çalışıyor. Başlarında Zihni Yılmaz var. Artık bütün çalışanların aile gibi olduğu hemen göze çarpıyor. Zihni Bey, Madam Beatrice ile de tanışanlardan. “Çok akıllı kadındı rahmetli” diyor. “Hep yardımsever biriydi ve burası da en güzel miraslarından biri. Ama daha fazlası da var” diyor. Kocaeli’nin içindeki yurdu ve at çiftliği hakkındaki bilgileri de ondan dinliyoruz.
Ürettikleri mantarları, Müpa Tarım alıyor. Bu anlaşmadan önce, en çok zarar ettikleri bölüm burasıymış. Günde 1 ton mantar üretip, çevredeki yerleşim merkezlerine satmaya çalıştıkları için sürekli zarar etmişler.
Şimdi anlaştıkları firma, hem üretim için hammaddeyi sağlıyor, hem üretilen mantarları satın alıyor. İki taraf da bu işten kârlı çıkıyor…
İşbirliği içinde oldukları bir kuruluş da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi. Belediye için mevsimlik çiçek üretiyorlar.
We’re Here To Help Your Business Blast Off!
Through Creative Ideas, Innovation & Sheer Determination